Fotoğraf çekerken yaşadıklarım-2

Bu adam sakın ürünlerimizi kopyalamasın!

Balıkesir’ daha önce gittiniz mi bilmiyorum ama bu güzel şehrimizde görevim icabı altı yıl kaldım. Yine bir gün fotoğraf çekmek amacıyla dışarı çıkmıştım. Nereye gideceğimi düşünüyordum ki aklıma daha önce gittiğim Hasanbaba Çarşısının rengarek boyanmış katları geldi.

Farklı renklere boyanmış katlar güzel bir ritim oluşturuyordu. Çarşıya girdim. Elimde fotoğraf makinem çekimi nereden yapacağımı belirlemek için en alt kattan başlayarak yukarıya doğru çekimin nasıl olacağını düşünüyordum. Bir-iki poz çekim yaptım. O arada genç bir çocuk yanındaki kişi ile konuşuyordu. Sonra yanıma geldi ve bana;

-Abi ne çekiyorsun? diye merakla sordu.

-Çarşının içini çekiyorum, dedim.

Sonra tekrar arkadaşının yanına gitti ve aralarında konuşmaya devam ettiler. Ben çekime dalmıştım ki yanıma başka birisi geldi.

-Ne çekiyorsunuz? Diye sordu. O’na da;

-Katları çekiyorum. Renkleri güzel ve uyumlu, dedim.

-Ben bu çarşının yöneticisiyim, burada çekim yapmak yasak da!

-Ben de sadece her katı farklı boyanmış ve güzel bir görüntü oluşturan katları çekiyorum, kişi ve dükkânlarla işim yok.

-Belli olmuyor, daha önce bazı olaylar yaşadık da.

-Ne tür olaylar?

-Daha önce çarşıya gelen şahıslar esnafın sattığı ürünlerin fotoğrafını çekmiş ve kopyalamışlar.

- ???

Çarşıda satılan ürünler her anadolu şehrimizde yaşayan güzel insanlarımıza yönelik ürünlerdi. Herhangi bir gizliliği veya özgünlüğü yoktu. Ama her nedense buna inanmışlardı. Veya benim fotoğraf çekmeme engel olmak için böyle söylemişlerdi.

Sevgi ile.

Deniz Seyran